• Âbide şahsiyet, bir büyük uç beyi...

  • Dünyada tek gerçek vardır: İslâmiyet...

  • Ekrem Hakkı Ayverdi

  • Ekrem Hakkı Ayverdi

Copyright 2024 - fakir@fenomen.org

Tarık Buğra

"Ekrem Hakkı Ayverdi, hem bilen, değerlendirebilen, hem de eser veren üstün yeteneklerimizdendir. Sahasının, mimarimizin, bu iki yönden de ölümü yenen ölüm'den sonrasına kalan çok ender üstadlarından biri ve bir bakıma da en önemlisidir. Araştırmalarına, bakış ve değerlendirme üstünlüğüne, eserlerine, gösterilmesi şart olan ilgi ve saygı meslektaşları için, bir millet, bir kültür, bir medeniyet borcudur. Ekrem Hakkı Ayverdi, bizim biz olmamız için, yani gelişmenin en sağlam ve en sağlıklı yolunu açmak için çalışanlardandır."

Tarık Buğra

Prof. Dr. Mehmet Kaplan

"Ekrem Hakkı Ayverdi'nin şahsiyeti bende Osmanlı tarihinin canlı bir abidesi hissini uyandırırdı. Dik, ince, uzun boyu, yüksek alnı, derin, onurlu bakışı, konuşması, gençlere karşı sevgi ve şefkat dolu davranışı, asırlar ötesinden gelen bir yüceliği aksettiriyordu."

Prof. Dr. Mehmet Kaplan

Münevver Ayaşlı

 

"Bir Ekrem Bey'in yetişmesi için, yeni baştan, bir Sultan Osman, bir Sultan Orhan'ın gelmesi ve altıyüz küsur senenin yeniden başlaması, yaşanması ve geçmedi lâzım gelir ki bu da muhal ender muhal."

Münevver Ayaşlı

 

Osmanlı İzinde Yarım Asır

Hollandalı sanat tarihçisi Prof. Dr. Machiel Kiel, Osmanlı torunlarını utandıracak kadar Osmanlı hayranı. Evliya Çelebi gibi yarım asırdır Balkanlar’daki Osmanlı eserlerini kayıt altına alan Kiel’in sıra dışı hikâyesi…

"AYVERDİ BENİ FATİH’TEKİ EVİNDE AĞIRLARDI"

1971'de Ekrem Hakkı Ayverdi’nin Balkanlar üzerindeki makaleleriyle karşılaşır. Onunla tanışmak ve çalışabilmek için bir mektup yazar. Ayverdi de olumlu bir cevap yazar. Kiel, daha sonraki yıllar bazı konularda onun yardımına başvurur. Hatta Ayverdi daha sonraları onun için “çok parlak bir genç” nitelemesinde de bulunur.

“İlk tanışmamız ona yazdığım mektupla oldu. Birkaç kez yeni bulduğum kitabeleri ona okuttum. Bana yardımcı oldu, Fatih’teki evinde misafir etti. Ayverdi çok şey yaptı. Onun gibi biri daha gelmedi. Profesör Abdüsselam Uluçam da çok iyi; ama Ayverdi bambaşka biriydi. Ayverdi gibi bir desteğim olsa çalışmalarım daha da artardı."

 "Evliya Çelebi gibi 50 yıldır Balkanlar’ı gezdim, gördüm ve yazdım. Osmanlı eserlerinin içler acısı durumunu rapor ettim yetkililere. Saha çalışmalarında eserlerin fotoğrafını çektiğim için dayak da yedim, hapse de atıldım… Bir kavga veriyorum barbarlığa karşı, siz de sahip çıkın… Çünkü önlem alınmazsa 10 yıl içinde Balkanlar’da eser kalmayacak."

Bu sözler bir Türk vatandaşına değil, Hollandalı Sanat Tarihçisi Prof. Dr. Machiel Kiel’e ait. Hayatını Balkanlar’daki Osmanlı eserleri ve belgelerini araştırmaya adayan Kiel, tam bir Osmanlı mimarisi hayranı. İlerleyen yaşına rağmen her imkân bulduğunda soluğu Balkanlar’da alan bir saha araştırmacısı. 1959’da henüz 21 yaşındayken başladığı Balkan çalışmalarında 50. yılını tamamlamış. Arşiv ile saha çalışmalarını birlikte yürütmesi de, kendisini daha başarılı kılmış.

Devamını oku: Osmanlı İzinde Yarım Asır

f t g m